TURİZMDE FARKI GASTRONOMİ YARATIYOR
SERTAN KIRÇO: Murat Bey, hoş geldiniz. Sizinle gastronomi turizminin önemini konuşmak istiyoruz. Gastronomi turizmi neden bu kadar önemli sizce?
MURAT BOZOK: Süper, gastronomi turizmi çok çok önemli bana sorarsanız. Çünkü artık deniz, kum, dağ, tarih her yerde var. Her ülkede bunların bir parçası, bir bölümü var. Biz çok şanslıyız, bizde hepsi var ama artı değer katan, yani bir başka farklılık yaratan şey bana sorarsanız gastronomi. İnsanların hem para harcaması için, turistten maksimum verimi alabilmek için, bence onları mutlu edebilmek için bu konuda da çok şanslıyız. Türkiye olarak her bölgemizde farklı lezzetler var. Saray kültürümüz var, saray mutfağımız var, her bölgenin; Antakya’nın, Gaziantep’in, İzmir’in, Bodrum’un, Antalya’nın hepsinin kendine özgü yemekleri var. Ve bunları elimizden geldiği kadar, bence, turiste pazarlamalıyız.
SERTAN KIRÇO: Peki, Türkiye’deki tencere yemekleri ve ev yemekleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
MURAT BOZOK: Birçok ülkede hem çalıştım hem gezdim. Türkiye’de tencere yemekleri, ev yemekleri olarak, bence dünyanın en lezzetli yemeklerini yapıyoruz. Gerçekten bunu Türk olduğum için söylemiyorum, iltifat etmek için de söylemiyorum. Çünkü şimdi söyleyeceğime de yine kendimize çuvaldızı batırmak lazım; restoranlarımızın bu kalitede olduğunu düşünmüyorum. Yani dünyada bir numarayız diyorum, yaptığımız lezzetli yemeklerde ama restoranlarımız bu kalitede değil.
SERTAN KIRÇO: Restoranlarımızın bu kalitede olmamasının sebebi nedir sizce?
MURAT BOZOK: Burada da biraz bize de iş düşüyor, şeflerin kendine gelmesi lazım, ülkenin uzun dönemli bir gastronomi politikası olması lazım, on yıllık, yirmi yıllık bir planlaması olması lazım ve devletin gerçekten katkı vermesi lazım, medyanın destek vermesi lazım. Sadece yemekle bitmiyor. Bunu üretim, hayvancılık politikalarının doğru belirlenmesi lazım, ulaştırma, otelcilik işlerinin doğru yapılması lazım, rehberlik işlerinin doğru yapılması lazım. Birçok ayağı var ama kendimize batıracak olursak, maalesef hak ettiğimiz yerde değiliz. O ilk onda bile diyemem, ilk yirmide bile diyemem dünyada Türk mutfağının yeri.
SERTAN KIRÇO: Peki, turistlerin ev yemeklerini tatması mümkün mü?
MURAT BOZOK: Sonuçta ev yemeklerini turistin gelip yemesi çok çok da mümkün değil; restoranlara geliyorlar, otellere geliyorlar, orada yemeklerimizi tadıyorlar ve oradaki makas çok açık. Eğer özümüz o kadar güzel olmasa, belki de bununla idare edelim, zaten çok iyi değiliz diyebiliriz ama özümüz bu kadar güzelken, gerçeğimiz bu kadar güzelken bunun dışarı yansıması o anlamda o derecede iyi olmaması bence büyük bir sorun.
SERTAN KIRÇO: Şeflerin ve ustaların bu konuda eksiklikleri neler?
MURAT BOZOK: Bizim gerçekten çok geniş, çok şanslıyız, hem tarihsel olarak hem coğrafi olarak çok şanslıyız, yemek bakımından, gastronomi bakımından. Bana soracak olursanız, en büyük sıkıntımız bunu yapan ustalarımızın, şeflerimizin derinlemesine yaptıkları işi bilmemeleri gibi geliyor. Neyi kastediyorsunuz dersek, birkaç örnekle ifade edeyim: dünyanın en güzel baklavasını yapıyoruz, baklavaya sahip çıkan ülke çok; Yunanistan sahip çıkıyor, İsrail, Filistin, Suriye, Arap dünyası, Orta Asya’da herkes baklava yapıyor ama bana sorarsanız hiç açık ara Türkiye en güzel baklavayı yapıyor.
SERTAN KIRÇO: Baklava örneği üzerinden durumu nasıl açıklıyorsunuz?
MURAT BOZOK: Baklava ustası, babasından, dedesinden bir şeyi görmüş, yani işte belli bir marka un kullanıyor, belli bir marka fıstık, tereyağı kullanıyor, belli derecede fırında pişiriyor, taş fırında pişiriyor, şerbeti belli şekilde veriyor ama neden yaptığını, bunu sorgulamıyor. Yani neden ben on dakika pişiriyorum, neden bu unu kullanıyorum, bunun protein değerleri nedir, yaptığı işi iyi bilmediği için, kökenine inmediği için. Onun üzerinden bir hikâye yaratmak ve yeni bir şey yapmak da bence imkânsız oluyor.
SERTAN KIRÇO: Hikâye anlatımının gastronomideki önemi nedir?
MURAT BOZOK: Bizim daha çok hikâye anlatmamız lazım, gastronomi isminde. Burada bence eksiğimiz var, yaptığımız işi eğer derinlemesine bilirsek, onun üstüne belki bir taş daha koyabiliriz. Ben klasikleri bozmaktan kesinlikle taraftar değilim, yani baklavayı alalım, yeni bir form verelim değil ama bunu başka bir restoran yapabilir, farklı bir baklava yapabilirsiniz, farklı bir biçimde yapabilirsiniz veya çok daha iyisini de yapabilirsiniz ama onu derinlemesine bilmek lazım.
SERTAN KIRÇO: Gastronomi festivalleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
MURAT BOZOK: Hemen hemen her ilimizin, hatta her ilçemizin bir gastronomi festivali var. Her ürünün farklı bir festivali var, yani acı biberinden çayına, makarnasından pirincine, bulgurundan mercimeğe hepsinin bir festivali var. Bir festival maşası yaşıyoruz gibi geliyor. Bunların daha nitelikli hale gelmesi lazım, festivaller olmalı, tanıtım olmalı, ilçelerin, illerin, bölgelerin kendi değerlerini tanıtması lazım.
SERTAN KIRÇO: Gastronomik işaret almış ürünler hakkında ne düşünüyorsunuz?
MURAT BOZOK: Ürünlerin, Türkiye’nin özel ürünlerinin, gastronomik işaret almış, coğrafi işaret almış ürünlerin evet tanıtılması gerekiyor ama bunların bence bir elden veya bir akıldan, hani o demin ilk bahsettiğim devlet politikasından bahsetmiştim, devletin buraya bir akıl yönlendirme koyması lazım. Bunların daha birleşik olarak yapılması lazım gibi geliyor, yoksa festival sayısında bence sorun yok, çok fazla var ama niteliğinde bir sorun var, niceliğe yok diyebilirim.
SERTAN KIRÇO: 30-31 Mayıs’ta düzenlenecek gastro şov hakkında ne düşünüyorsunuz?
MURAT BOZOK: 30-31 Mayıs’ta gastro şov etkinliği düzenlenecek, buraya dünya gastronomi derneği başkanı da katılacak, konuşmalar yapacak, gastronomi için önemli. Ama buraya katılmak, burada olmak neden önemli, sizden de dinleyebilir miyiz? Ben bu etkinliğe daha geçen yıllarda katıldım ve çok memnun kaldım. Çünkü çok farklı üreticiler var ve daha akıllıca planlanmış, gerçekten konsepti iyi, dizayn edilmiş, içeriği, katılımcıları orada, yapılan şovlar, konuşmalar özenle seçilmiş. Bu yüzden çok takdir ettim.
SERTAN KIRÇO: Katılımcılar için bu etkinlik neden önemli?
MURAT BOZOK: Onun için gastronomiye ilgi duyan, profesyonel olabilir, amatör olabilir, yeni bir yer açmak isteyen olabilir, çalışanlar olabilir, bence mutlaka gelsinler, görsünler, farklı. Her gittiğimde ben bir şeyler öğreniyorum, kendi adıma bu çok değerli. Orada farklı farklı şefleri görüyorum, şefler açısından da önemli çünkü herkes farklı bir dünyada, farklı zamanlarda çalışıyorlar, farklı tempoda çalışıyorlar, bir araya gelemiyoruz. Üreticiyi görüyorsunuz, yeni bir ürün çıkmış, onu görüyor, oraya iller geliyor, farklı illerden üreticiler geliyor, adamların yaptıklarını görüyorsunuz, aklınıza giriyorlar, bir sonraki menüde uygulamaya çalışıyorsunuz.
SERTAN KIRÇO: Harika, çok teşekkür ederiz, sizi de görmekten mutluluk duyuyor olacağız.
MURAT BOZOK: Ben teşekkür ederim, sağ olun.
Röportajı Youtube’dan izlemek için tıklayın
https://www.youtube.com/watch?v=acVVT5l0AVo